Hayırlı Eşler

Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

"Mü'minlerin imanca en olgunu, ahlak itibariyle en güzel olanıdır. Sizin hayırlınız, kadınları için hayırlı olanlarınızdır"

"Sizin hayırlınız, aile fertlerine hayırlı olanınızdır. Ben ehlime, aileme hayırlı olmada sizin en hayırlınızım"

Güzel ahlaklı ve aile fertlerine karşı iyi niyetli olan kimse hayırlı bir erkektir.

Bir erkek,
alacağı kadının hayırlı olmasını isterse onda şu hususları aramalıdır:

Cenab-ı Hakka ibadetini bırakmayan, kocasına itaatte ve hürmette kusur etmeyen, onun kazancını saçıp savurmayan, dünyaya getirdiği çocuğunu İslami terbiye üzerine yetiştiren, iffet ve haya sahibi bir hanım olmalıdır.

Zamanımızda bir çok kimseler, alacağı kadının serveti veya maaşı olup olmadığını araştırmaktadır. Hadis-i şerifte ise,



"Kadın, ya malı için veya güzelliği için, yahut dini için alınır. Siz dini olanı alınız! Malı için alan, malına kavuşamaz. Yalnız güzelliği için alan, güzelliğinden mahrum kalır." buyurulmaktadır.

Din ile güzellik birlikte olması çok iyi olur.

Büyük velilerden Ebu Süleyman Darani hazretleri şöyle demektedir:

“Dünya nimetlerinin en kıymetlisi, saliha olan kadındır. Îmanı olan ve İslamiyete uyan kimseye salih denir. Saliha kadın, kocasını haram işlemekten korur. İyilik ve ibadet yapmasına yardımcı olur. Saliha olmayan kadın, zararlı olur.”

Resulullah efendimize:

- Ey Allahın Resulü, kadının hayırlı olanı hangisidir? diye sorulmuştu. Resul-i Ekrem efendimiz buyurdular ki:

- Kocası yüzüne baksa onu memnun eden, bir şey emretse itaat eden, nefsinde, malında, hoşlanmıyacağı bir işle, kocasına karşı gelmiyendir.

Asık suratlı, geçimsiz ve her zaman tartışmaya yol açan bir kadın, hayır getirmez. Hz. Lokman oğluna şöyle öğüt vermiştir:

"Oğlum! Kötü, huysuz kadından sakın. O seni vaktinden evvel kocatır."

İnsanın en çok takdir edilecek yönü, göze hoş görünen cihetleri değil, gönlün seveceği taraflarıdır. Bu sebeple bir kadında en fazla takdir edilecek meziyyet iffet, haya ve güzel huydur.

Allah'ın sevdiği kullarından birisi vefat eden hanımını anlatırken “ Rahmetli hanımım ben dairenin kapısından çıkıp ta ki binanın dış kapısından çıkana kadar arkamdan dua ederdi.” Bunun nedenini sorulduğunda. '' Evlat dedi koca ailenin rıskını getirmek için çıktığında melekler tekrar eve gelene kadar erkeğe dua eylerler. Erkek çalışırken başına bir kaza geldiğinde şehit hükmüne girer. Ben hanımımdan razı olmam gerekir ki ona da şefaat nazil olsun. Erkeği hatunundan razı gelmedikçe Cennete girmesi meşakkatli olur''

Eşler kendilerine hitaplarıda hoş olması gereklidir. Ecdadımız bazı kelimeler kullanırlardı.
Bunlardan örnek verecek olursak:
1.) Avrat
2.) Hânım
3.) Karım

Bu kelimelerin manalarına bakarsak

1.) Avrat = Namusum
2.) Hânım= Evimin Kraliçesi
3.) Karım= Kar tanem, Kar tanesi gibi temiz

Şimdi kullanılan kelimelere bakarsak

1.) Eş= Eşit

Bunlar basit görünen ama büyük kelimelerdir. Bir birimize ecdanın bir birlerine hitab ettiği gibi hitaplarda bulunmaya ve çocuklarınıza ne mana geldiklerini anlatmamız gerekir.

Rabbim Cümle ümmeti Muhammed' de hayırlı salih saliha eşler nasip etsin.

Turhan Coşar